Adım Hüseyin, soyadım İbiş.
Ben Konya’nın Seydişehir ilçesinin Ketenli kasabasında dünyaya geldim.
Doğuştan görme engelliyim; fakat körlüğüm benim önümde bir engel olamadı.
Ömrüm boyunca her daim kalbimin gözü ile baktım etrafımda yaşananlara,
bakar körlükten hep uzak kaldım.
Ben, hayatım boyunca bir şeyler yapmanın çabasını göstererek yoluma devam ettim.
Hiçbir zaman, engellilerin işe yaramadığını düşünen cahillere pirim
vermedim ve hızlı bir şekilde yapmam icap eden her ne varsa onları
gerçekleştirmenin gayretini gösterdim.
Etrafımı görmem gerektiği gibi görmeyip farklı açılardan yolumda
yürümenin tercihinde bulundum.
İlkokul hayatım Niğde Cemil Meriç Görme Engelliler Okulunda 1996
yılında başladı.
Sonra okul değiştirdim ve Selçuklu Görme Engelliler Okulunda eğitim
hayatıma devam ettim.
İlköğretim hayatım, 2004 yılında sona erdi ve lise yıllarıma
Ankara Cumhuriyet Lisesinde başladım.
Yazma merakım, küçük yaşımdan bu yana vardı; fakat asıl yazmaya lise
yıllarımda başladım.
Bana bu yolda, çok değer verdiğim iki edebiyat öğretmenim destek
oldular, onlardan aldığım güçle yoluma mola vermeden devam ettim.
2007 yılında lise hayatım bitti, yazmayı bırakmadım, bırakmayı da düşünmüyordum.
2011 yılında Seydişehir’de hem kitapçılık hem de gazetecilik yapan bir
ağabeyimle tanıştım, ona kendimden bahsedince o bana şu soruyu
yöneltti: “Senin bu yazdıkların, birilerine hitap etmedikten sonra senin şiir
yazmanın ne anlamı var kardeşim?”diyerek bana yardımcı oldu.
Seydişehir Kaymakamlığına götürerek benim bir yola çıkmama vesile
oldu.
Seydişehir’in o zamanki kaymakamı olan Kemal İnan’la tanıştırdı.
O ağabeyim ve değerli Kaymakam Kemal İnan sayesinde 2011 yılında ilk
şiir kitabım olan “Ketenlinin Gören Kalbi” isimli şiir kitabımı
bastırdım, sonra yoluma şiir kitabımın satışlarını yaparak devam ettim.
2014 yılında Ekpss’ye girdim ve 2016 yılında memuriyete adım attım.
Memur olduktan bir yıl sonra, bana hayatın anlamlı olduğunu gösteren
canımın cananı dediğim biricik eşimle tanıştım ve dünya evine girdim.
Hayatımda güzellikler onun sayesinde daha farklı bir anlam kazandı.
Sonra çalıştığım okulda şiir kitabımı Türkçe öğretmeni olan bir mesai
arkadaşıma gösterdim onun bana tavsiyesi şu oldu:
Senin diksiyonun, yazı yazma biçimin çok güzel, şiir yazmayı bırak
demiyorum ;fakat deneme yazılarına ağırlık vermen, senin için daha iyi
olur ,yolun daha kolay açılır.
Sonra deneme yazılarına ağırlık vermeye başladım.
Şu ana kadar 128 tane deneme yazısı yazdım.
Ve sizlerle buluşturabilmek için bu siteyi kurmaya karar verdim ve
değerli kardeşim değerli dostum İsmail Özçelik kardeşimin bu konuda
bana çok büyük yardımı oldu.
Çıktığım bu yolda başta can yoldaşım, hayat arkadaşım, canım dediğim
“Biriciğime” sonra da beni yalnız bırakmayan öğretmenlerim ve dostlarıma
teşekkürlerimi sunmaktan geri durmuyor, yazmakta olduğum yazılarımla
insanların bilgilendirilmesi gerektiğini düşünüyorum.